11 Yaşındaki Yaz Okulu Öğrencisinin Amerika’da Yaşadığı 11 Şey
Sene 2008, 11 yaşındayım. O dönem sandaletimin içine çorap giyiyorum ama Amerika’ya gitmişim dil eğitimi almaya. Bana ”ne cesaret ile ailen seni yolladı?” diyorlar. Haklılar, çok küçüktüm, tüm vücudum yanaktan oluşuyordu. Ama istekliydim; İngilizce öğrenmeye ve gezmeye. Ve gittim, ailemin de bana verdiği destek ile.
Hayatım boyunca görmediğim şeyleri orada gördüm. İşte onlardan birkaçı..
1. Çok ilginç müzeler gezdim.
Görüp görebileceğim en büyük akvaryumu gördüm.
2. Canlı beyzbol maçına şahit oldum.
Hayatımda ilk defa beyzbol maçı izledim ve o da canlıydı.
3. 3D sinemalar yokken, 4D sinemaya gittim.
O dönem benim bulunduğum şehirde 3D sinemalar yoktu. Amerika’da muhteşem bir 4D sinemaya girdim.
4. Broadway gösterisine gittim.
Daha doğru dürüst tiyatroya bile gitmemiş olan ben Broadway gösterisine gittim. Müzikal benim için olağanüstüydü.
5. Hayatımda ilk bowlingi Amerika'da oynadım.
İlk defa bowling oynadım, hepsini devirdiğimde dünyadaki en mutlu insan bendim.
6. New York'u Rockefeller Center'dan seyrettim.
New York’un en yüksek gökdelenlerinden olan Rockefeller Center’dan New York’u tepeden izledim.
7. Türkiye'de bulamayacağım fiyatlara alışveriş yaptım.
O zamanlar her kıyafetim LC Waikiki iken Gap’ten ve H&M’den alışveriş yaptım. Converse ve Superstar aldım ve Türk lirasına çevirdiğimizde bile Türkiye’den daha uygundu.
8. Rider Üniversitesi kampüsünde İngilizce ders aldım.
Amerika’nın en prestijli üniversitelerinden biri olan Rider Üniversitesi’nde İngilizce ders aldım.
9. Arkadaşımla New York caddelerinde doyasıya gezdim.
O meşhur Hard Rock Kafe’ye ve Times Meydanı’na gittim.
10. Özgürlük Anıtını gördüm, özgürlüğün tadına vardım.
Koca yürekli küçük yanak olarak, sevdiklerime minik magnetler aldım.
11. Beyaz Saray'ı gördüm, önünde çılgın pozlar verdim.
Hala o yaşadıklarım gözümün önünde canlanıyor.
Bonus: Amerika'daki bu yaz okulu bana neler kattı?
Aklımın hayalimin alamayacağı bir 15 gündü. Orada özgür olmak o kadar harikaydı ki seni kendi dilinde anlayamayan insanlara ”excuse me!” demek, onlara bir şeyler anlatmaya çalışmak. Ayakkabı alırken ayakkabı numaramı söyleyebilmek benim için o kadar güzel bir şeydi ki.
Farklı ülkelerden yeni arkadaşlar edindim. Gece yurtta odama döndüğüm zaman günlük tuttum ve her seferinde günümün ne kadar mükemmel geçtiğini yazmışım. Küçüktüm evet ama boyumdan büyük şeyler yaşadım ve gördüm.
Deseler şimdi bana: Çok küçüktün yine gider misin? Derim ki: Fırsatım varsa tabi ki giderim. İster 7, ister 77 olayım.. Çünkü gezmenin ve öğrenmenin yaşı yoktur!
