Avrupa’nın Abartılmış ve Yeterince Abartılmayan 5 Şehri

Avrupa’nın Abartılmış ve Yeterince Abartılmayan 5 Şehri

Dilimize dolanan “overrated” ve “underrated” kelimelerini ”abartılmış” ve “önemsenmemiş/yeterince abartılmayan” şeklini Avrupa’daki şehirler için uyarladık. Sosyal medya sayesinde artık görmediğimiz yerler hakkında bile bilgi sahibiyiz. Ancak kimisi şişirilmiş olup çok da görülmeye değer yerler değildir. Biz de en çok duyduğunuz ve neredeyse hiç duymadığınız şehirleri kategoriledik.

Dipnot: Hepsi yoruma açıktır!

İlk olarak Avrupa’nın abartılmış 5 şehrine bakalım:

1. Brüksel, Belçika

1. Brüksel, Belçika

Avrupa’nın abartılmış şehirleri listesine Belçika’nın başkenti Brüksel ile başlıyoruz! Birçok havayolunun ülkemizden uçtuğunu da göz önüne alırsak çok uğrak bir Avrupa şehri haline geldi günümüzde. İşeyen çocuk heykeli, waffle – çikolata – birasıyla, Atomium vb. çeşitli turistik cazibeleri ile oldukça ünlü bir şehir.

Ancak yapılan bir araştırmaya göre Brüksel’i ziyaret eden turistlerin neredeyse yarısı Brüksel‘iumdukları gibi bulmadıklarını ifade etmiştir. Brüksel görülmeye değer mi bilemem ama gidecekseniz bile 1 günün Brüksel için yeteceğini düşünüyorum.

Özellikle İşeyen Çocuk Heykeli için büyük bir beklenti kurmayın. Çünkü yürürken bir anda karşınıza bir apartmanın altında bir karış uzunluğunda bir çeşme şeklinde çıkacaktır.

2. Zürih, İsviçre

2. Zürih, İsviçre

Zürih, İsviçre’ye en çok uçuş yapılan şehir. Dolayısıyla rotalara ekleniyor. Çevre dağlık yerleşimlere giderken Zürih’ten yolunuz geçiyordur. Ancak geçse bile bunu Pazar gününe denk getirmeyin. Şayet Pazar günü kelimenin tam anlamıyla her yer kapalı. Açık olan birkaç kahveci ve market hariç Zürih’te yapılacak bir şey olmuyor.

Ayrıca malum pahalılıktan dolayı haftanın diğer günleri de maalesef elden pek para gidemiyor, kıyamıyorsunuz. Parasız yapılacak şeyler ise genelde şehri turlamak, sahilde fotoğraf çekilmek gibi aktiviteler olabilir. Denize uzanan limana gidebilir, denizi izleyebilirsiniz.

Ancak Zürih’te yapılacak şeyler bana göre bir elin parmağını geçemiyor. Tren istasyonu ya da otobüs garını kullanmayacaksanız Zürih’i çok görmeseniz de olur sanki.

3. Köln, Almanya

3. Köln, Almanya

Köln benim için basık bir şehir. Dom katedrali ve meşhur Hohenzollern Köprüsü olmasa Köln’de görülmeye değer birkaç şey kalır sadece. Birkaç patates kızartması satan büfesi ve uzun sahil yoluyla Köln’de birkaç saat size yetecektir.

Köln çok turist alan bir şehir ancak benim şahsi fikrim Köln’ü görmesek de olur yönünde, gerçek bir abartılmış şehir diyebiliriz.

Pretzel ve alışveriş hariç Köln’de birkaç saat yeterli. Köln’ün özellikle outlet alışveriş mağazaları oldukça ilgi görüyor.

4. İbiza, İspanya

4. İbiza, İspanya

İbiza, Avrupa’da abartılan şehirler listesine nasıl mı girdi?

İbiza, sadece gece hayatı ile meşhur bir şehirdir. Pahalı otelleri, lüks yaşam tarzıyla turistlerin kafa tatili için tercih ettikleri bir şehir. Birkaç gün gidip sokaklarını gezip, denize girip gelmelik bir lokasyon olduğunu düşünmemekteyim.

İbiza için eğer rotanız üzerindeyse ve karayoluyla seyahat ediyorsanız, sahil yolunu kullanarak diğer şehirlere giderken şehri tanıyabilirsiniz. Bunun dışında abartılmış bir şehir olduğunu düşünüyorum. Kültür turizmi için size çok fazla seçenek sunmuyor.

5. Pisa, İtalya

5. Pisa, İtalya

İtalya‘da herhangi bir yerin abartılmış olma düşüncesi bile size de garip geldi mi?

Pisa‘yı eklerken çok düşündüm ama gidenlerin de fikirlerini alarak bu listeye eklemek istedim. Pisa’da görülmeye değer birkaç bina hariç pek kültürel bir değer yok. İtalya’nın diğer şehirleri gibi sokaklarında kaybolmak, gezmek ve keşfetmek Pisa’da biraz kısıtlanıyor. Yani bazı “mutlaka görülmesi gereken yerler” listelerinde Pisa’yı görmek beni biraz düşündürdü açıkçası.

Pisa diğer İtalya şehirlerine göre bir tık daha pahalı bir şehir. Bunun sebebini daha az konaklama imkanı olmasına ve az seçeneklere sahip olmasına bağlıyorum. Bu yüzden gidecekseniz bile birkaç gün değil de 1 günde kuleyi iterken bir fotoğrafla Pisa’yı bitirebilirsiniz.

Şimdi de Avrupa’nın yeterince abartılmayan 5 şehrini sıralayalım:

1. Gent, Belçika

1. Gent, Belçika

“Bunun neresi yeterince abartılmayan şehir?” diyeceksiniz, haklısınız. Az abartılan dememizin sebebi Gent‘in son zamanlarda popüler bir destinasyon haline gelmesi. Gent son zamanlarda öğrenci değişim programlarıyla ve bloglar sayesinde keşfedilse de az abartılmış diyelim.

Gent tamamıyla tarih kokan bir şehir. Brugge’a yakınlığıyla da oldukça turist alıyor aslında. Normalde Belçika’ya seyahat eden gezginlerimiz Brüksel ya da Brugge‘dan sonra ülkeyi terk ediyor ama Gent’in bu rotaya mutlaka eklenmesi gerektiğini düşünüyorum.

Belçika yerlileri ve çevre ülkelerden Gent’e alışveriş için gidenler de var. Gent’in çarşısı ve alışveriş için uygun merkezleri oldukça popüler. Genç nüfusun fazlalığı da çekici kılan diğer etmenlerden.

Gent’e Brüksel havalimanından otobüs+tren yoluyla ulaşabilirsiniz. Konaklama dahil hayat oldukça uygun.

2. Split, Hırvatistan

2. Split, Hırvatistan

Hırvatistan, Dubrovnik ve Zagreb’ten çok daha fazlası. Split gibi birçok sahil kenti de yaz tatili için çok uygun ve çok zevkli şehirler. Split, çok az duyulan şehirlerinden biri maalesef. Ancak birkaç küçük araştırmayla Hırvatistan gezi rotanıza eklemek isteyeceksiniz.

Zagreb uçuşlarıyla İstanbul’dan Split’e ulaşabilirsiniz. Ayrıca Split’e çok yakın diğer sahil kasabaları da gitmişken görmeye değer. Yaz aylarında tercih edecekseniz biraz sıcağına alışmanız gerekecek. Ama deniz tatili için en uygun Avrupa şehirlerinden biri.

Hırvatistan’ın Trogir denen bir diğer sahil şehrine de oldukça yakın. Split’e gidenlerin büyük çoğunluğu Trogir‘i de görüyor. Split ve Trogir koylardan oluşan yerleşimdir. Bu da tadını çıkarmak ve harika fotoğraflar çekmek için büyük bir fırsattır.

3. Dunkirk, Fransa

3. Dunkirk, Fransa

Dunkirk‘i en son Christopher Nolan’a ait bir tarih filminden duyduk sanıyorum. Dunkirk hakkında bloglardan veya sosyal medyadan nadiren güzel şey görüyoruz. Halbuki paha biçilemez güzellikteki sahilleri tamamen tekil kalmış durumda. Gidenler de sanıyorum bu yüzden abartmıyorlar ki keşfedilip güzelliği bozulmasın diye.

Dunkirk, Fransa’nın batısında kalan bir sahil şehri. Etrafındaki sahil kasabalarıyla da yakınlığıyla bilinen bir yer. Büyük falezleri, bitmeyen esintileri, arnavut kaldırımlı köyleri, peynir workshoplarıyla eşsiz güzellikte. Özellikle Cap Blanc Nez kasabasına da yakın olması rota çizmenizi kolaylaştırıyor. Fransa’nın batı sahillerinin doğrusal olarak çok güzel olduğu söyleyebiliriz genel anlamda.

Şehrin merkezi ise savaş esintilerini halen taşıyor ama turistik birçok bölgeyi içine almış durumda. Hollanda ve Belçika’dan da karayoluyla oldukça yakın ve kolayca ulaşabilirsiniz.

4. Utrecht, Hollanda

4. Utrecht, Hollanda

Minyatür Amsterdam olarak bilinir. Ancak öyle değildir. Utrecht kendini Amsterdamlaştırmayan ama kültür açısından çok benzeyen bir başka şehir. Son zamanlarda Türkiye’den Erasmus ile Utrecht’e çok fazla öğrenci gitmiştir. Bunun üzerine ben de öğrendim ki öğrenim kapasitesi oldukça geniş ve uluslararası öğrenci potansiyeli hayli yüksek. Aklınızda bulunsun!

Utrecht’i ben Erasmus yapan bir Romen arkadaşımdan öğrendim. Müzeleri, tarihi dokusu, yaşayışları, hayat tarzları Amsterdam yerlilerine göre çok daha lüks. Son dönemde de oldukça turist çekmelerine rağmen yerel kültürü oldukça iyi taşıyorlar.

Akarsuların böldüğü sokakları, bisikletlerle süslenen köprüleri ile tam bir film seti. Ayrıca Amsterdam’ı dahil ettiğiniz bir gezi planınız varsa ve Amsterdam’ın pahalılığından muzdaripseniz, Utrecht’te konaklamayı seçebilirsiniz. Amsterdam’a ulaşım oldukça kolay ve bu şekilde 2 şehri aynı anda yaşamış olursunuz.

5. Basel, İsviçre

5. Basel, İsviçre

İsviçre, genel itibariyle çok ilgi gören bir ülke. Pahalılığı bir yana, doğal güzellikleri eşsiz manzaralarıyla ülkemizden de oldukça fazla gezgin ağırlıyor. Özellikle eğitiminin çok iyi düzeyde olması dünyanın dört bir yanından beyin göçü almasını da sağlıyor. Turistik açıdan ise İsviçre’nin şehirlerinden çok, dağlık kesimleri ilgi görüyor. Yeşillik ve maviyi ziyaret etmek, görmek isteyenler şehir merkezlerini konaklama ve ulaşım için kullanıyorlar. Bir de çikolata alışverişi var tabi!

İsviçre şehirlerinden en bilineni tabi ki Zürih. Ancak bir tanesi var ki naçizane Zürih’ten daha görülmeye değer. Basel, İsviçre’nin son dönemlerinde yavaş yavaş popüler hale gelen şehirlerinden biri. Bunda futbolun da etkisi büyükmüş öğrendiğim kadarıyla.

Basel de diğer İsviçre şehirleri gibi oldukça pahalı. Hem kurdan dolayı hem de şehrin ekonomisinden dolayı biz Türkleri bir kriz gibi vurabilir bu küçük ziyaret. Ancak ayarlanmış bir bütçeyle kesinlikle görülmeye değer bir şehir.

Avrupa şehirleri ile ilgili bu içerikleri de mutlaka okuyun!

YAZAR HAKKINDA
Gülşen Akıncı

EDUMAG Editörü