Televizyon Dizileri Dil Öğrenmeye Yardımcı Oluyor

Televizyon Dizileri Dil Öğrenmeye Yardımcı Oluyor

Kimilerine göre televizyon izlemek, beyni çürüten, zekayı tembelleştiren bir iş. Ancak araştırmalara göre televizyon, bir eğlence aracı olmanın yanı sıra İngilizce öğrenenlerin de sıklıkla başvurdukları çok popüler bir araç.

Kimilerine göre televizyon izlemek, beyni çürüten, zekayı tembelleştiren bir iş.

Ancak araştırmalara göre televizyon, bir eğlence aracı olmanın yanı sıra İngilizce öğrenenlerin de sıklıkla başvurdukları çok popüler bir araç.

Eğitim şirketi Kaplan International’ın 2012’de yaptığı ankete katılanların yüzde 82’si, televizyon izlemenin dil öğrenimine yardımcı olduğunu söyledi.

Ankete katılanların yüzde 26’sı sevilen komedi serisi Friends’in İngilizce’yi anlamada kendilerine en çok yardımcı olan televizyon dizisi olduğunu kaydetti.

Friends, bir grup Amerikalı gencin evde, işte ya da sık sık gittikleri Central Perk adlı kafede başlarından geçenleri anlatıyor. Kafenin adı, New York’un ünlü Central Park’ından esinlenerek konmuş. ”Perk” ise İngilizce’de kahve demlemek ya da filtrelemek anlamına gelen ”percolate” kelimesi kısaltılarak elde edilmiş.

Eğitim yayıncısı Pearson English’in 2015’te yaptığı bir araştırma, İngilizce öğrenenlerin yüzde 58’inin film ya da televizyon programlarından yararlandığını ortaya koyuyor. Araştırmaya katılanların yüzde 24’ü, başkan olmak için elinden gelen herşeyi yapan bir Kongre üyesini konu alan siyasi dram House of Cards’ın, İngilizce becerilerini geliştirmede kendilerine en çok yardımcı olan dizi olduğunu söyledi.

Dil öğrenenlerin başvurduğu bir başka yöntemse televizyon programlarını İngilizce altyazıyla izlemek. Bilim dergisi PLOS One’ın 2016’da yaptığı bir araştırmaya göre, anadili İspanyolca olan 60 öğrenci, İngiliz tarihi dram dizisi Downton Abbey’nin bir bölümünü İngilizce altyazıyla izledi. Bu öğrenciler, bölümü altyazısız izleyenlere kıyasla daha fazla İngilizce becerisi elde etti.

Dil öğrenme uygulaması Duolingo’ya göre İngilizce, 116 ülkede en çok öğrenilen dil. Uygulama, 300 binden fazla derslikte kullanılıyor.

Anadili İngilizce olmayanlara dil öğrenmede yardımcı olan başka popüler televizyon programlarıysa animasyon komedi dizisi Simpsons, New York’ta yaşayan bir grup arkadaşın geçmişlerini hatırladıkları How I Met Your Mother ve New Mexico eyaletinde metanfetamin satıcısına dönüşen bir lise öğretmeninin yaşadıklarını konu alan Breaking Bad.

Kaplan’ın araştırmasında Friends dizisini İngilizce öğrenmede yararlı bulanların çoğu, dil öğrenimlerine Amerika’da devam etme olasılıklarının yüksek olduğunu söyledi.

Anne-Caroline Verret, memleketi Haiti’de beşinci sınıftayken Amerikan yapımı televizyon programlarını izlemeye başlamış.

”Her Cumartesi Disney Kanalı’nda Mickey Mouse Clubhouse gibi programları İngilizce altyazıyla izliyordum,” diyen Verret, beşinci sınıftan itibaren televizyonda izlediği programlardaki İngilizce’yi daha iyi anlamaya başladığını söylüyor.

Haiti’de büyük hasara neden olan 2010 depreminden sonra Amerika’ya gelen Verret, İngilizce’yi anlayabilmenin buradaki hayata daha kolay uyum sağlamasına yardımcı olduğunu söylüyor:

”Depremden bir yıl sonra Amerika’ya geldim. Altıncı sınıfa başladığımda öğretmenlerimi ve benimle konuşan herkesi anlıyordum. Biraz aksanım vardı elbette, ama ne kadar çok kulak dolgunluğum olduğuna ve ne kadar hızlı öğrendiğime şaşırmıştım.”

Verret okulda İngilizce dersleri alsa da televizyon izlemenin ve kitap okumanın dil öğrenmede daha etkili olduğunu söylüyor. Haitili öğrenci, Amerika’da devam ettiği okulda da İngilizce seviyesini yükseltmeyi sürdürmüş.

Amerika, resmi dili olan bir ülke değil. Ancak Amerika dahil 50’den fazla ülkede İngilizce, birinci dil olarak kabul ediliyor.

Amerika’daki işverenlerin ise çalışanlarında İngilizce konuşma zorunluluğu arama gibi yasal bir hakkı bulunuyor.

Kaynak: Mynet
YAZAR HAKKINDA
Büşra Sayıl