Work and Travel Milyoneri!
Herkese merhabalar arkadaşlar;
5 aydır Amerika’da olmamdan dolayı uzun süredir makalelerime devam edememiştim, bu süreçte iletişime geçip yazılarımı merak eden herkese çok güzel haberlerle geliyorum. Sonunda Türkiye’deyim ve bir süre sizleri yazılarımla meşgul edeceğim.
Work and Travel 2016 sezonunda kırık kolla Amerika’ya gidip tek işten 13.500 $ (Dolar) para kazandığımı belirtmiştim. Bu sezon ise tekrar bir tesiste birbirinden ayrı birçok iş yaparak 19.000-20.000 $ arasında bir kazanç elde ettim. Bu yazımda bu parayı nasıl kazandığımı anlatacağım ve Work and Travel adaylarına tavsiyeler vereceğim.
1. Amerika'ya erken gidip, hemen iş başı yapın!
Amerika’da çalışacağınız yere erken gitmek her zaman size avantaj sağlayacaktır. Eğer son sınıf öğrencisi değilseniz ve rahat edip güzel paralar da kazanmak istiyorsanız kesinlikle bütünlemeler için beklememenizi tavsiye ederim.
Gerek çalıştığınız tesise, gerekse de yaşayacağınız bölgeye erken gitmek, sizlere hem iyi bir pozisyona gelme hem de tesisinizde çeşitli işler öğrenmenizi sağlayabilir. Bunun yanı sıra bölgedeki diğer Work and Travel işleri araştırabilir, işverenler çalışan aradığı süreçte kendiniz için en doğru tercihleri yapabilirsiniz. Çünkü ortalama bir tarihte giderseniz diğer Work and Travel öğrencileriyle iş arayışı rekabetine girebilir ve güzel işleri kaptırabilirsiniz.
Benim tecrübeme gelecek olursak da; ilk senemde sınavlarımı bitirdiğim günün ertesi günü Amerika’ya uçağım vardı ve iyi ki de erken gitmişim. Çalıştığım tesise ilk gelen Work and Travel öğrencisi bendim ve çok yoğun bir sezon değildi. Menajerim bu durumdan faydalanarak bana işleri bire bir öğretti ve tesisteki her pozisyonu öğrendim.
Türkiye’den giderken bulaşıkçı olarak çalışacağımı düşünürken, erken gitmek bana çok daha farklı kapıları açtı. Benden 10 gün sonra Sırbistan’dan 2. Work and Travel öğrencisi gelmişti ve kendisini bulasıkçı yapıp, beni onun yerine aşçı yardımcısı yapmışlardı. Ondan sonra Rusya’dan bir arkadaş daha geldi ve Sırp arkadaşımızı aşçı yardımcısı yapıp, Rus çocuk bulaşıkçı olarak çalışmaya başladı. Beni de Komi olarak denemeye başladılar.
Kısa süre sonra hastalanan bir Amerikalı arkadaşım yerine garson olarak çalışmaya başladım ve dilim iyi olduğu için izin günlerimde kasiyer olarak da çalışıyordum. Çalışma takvimim öyle bir hal almıştı ki haftanın her günü çalışıyordum. 2 gün bulaşıkçı, 2 gün aşçı, 1 gün garson, 1 gün komi, 1 gün de kasiyer olarak çalışıyordum ve çok fazla mesai aldığım için kazancım çok iyi olmuştu. Bunların hepsini erken gitmeye borçluydum…
2. Kesinlikle iş seçmeyin.
Work and Travel’a katılmadan önce Türkiye’de birçok işte çalışmıştım. Okul sonrasında part-time garsonluk, amatör liglerde futbolcu, yazları Antalya’ya gidip animatör olarak çalışıyordum. İyi ki de bu tecrübelere sahip olmuşum, çünkü bana bir çalışma kültürü edinmemi sağlamışlar.
Amerika’da çalıştığım pozisyonları üstte vermiştim fakat yaptığım işler sadece bunlarla sınırlı kalmadı. Öyle bir hal almıştım ki kısa sürede çalıştığım tesisin Super-Man’i pozisyonuna gelmiştim. Herkesin ”ben bunu yapamam” dediği işleri alıp, menajerimi kendime minnet borçlandırmış oldum. Bu süreçte tuvalet temizledim, çatı tamir ettim, tavan sildim, çöp konteynerın üzerine çıkıp taşması muhtemel çöpleri temizledim ve birçok kez de hamallık yaptım.
Kimsenin gözünü korkutmak istemem fakat Work and Travel programı birçok kişinin hayal ettiğinden çok uzak olan bir program. Eğlenmek ve gezmek istiyorsanız ilk önce bunu haketmelisiniz.
3. Güleryüzlü ve girişimci olun.
Work and Travel programında şans gerçekten çok önemli…
Harika bir çalışan olabilir hatta Amerikan aksanıyla İngilizce bile konuşabilirsiniz. Fakat bunlar bile yeterli olmayabilir. Doğru bir tesiste, çalışma ahlakı olmayan bir menajerle çalışmıyorsanız program size askerlik gibi gelebilir. Bu ihtimali en aza indirgemek için sizlere en büyük tavsiyem ”Gülün”. İnanın bana güler yüz sizlere birçok kapıyı açacaktır.
Bu sene bulunduğum tesiste 4 aylık sürecin 3’ünde ayın elemanı seçildim. Seçilmediğim bir ayda diğer çalışanlara ayıp olmasın diye başka bir arkadaşımıza verildi… Tabi ki bu durumda bana sezon sonunda hatrı sayılır düzeyde BONUS bir para olarak geri döndü. Keza sizler güldükçe, insanların sizlerle iletişim kurması çok daha kolay olacaktır. Dilinizi geliştirmek içinde harika bir araç olacaktır 🙂
Yoğun olmadığınız vakitlerde telefonunuzla sürekli oyun oynamayın da, gidin iş arkadaşlarınıza yardımcı olmaya çalışın. Hem işlerinin mantığını kavrayın, hem de çalışkan görünün. Müdür ve patronlarınız bunları değerlendirecektir ve yeni bir iş öğrenmek her zaman size faydalı olacaktır. Kişisel tecrübeme dayanaraktan şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki birçok Amerikalı biz Türklere göre daha hantal çalışmayı tercih ediyor ve çalışmayı sevmiyorlar. Muhtemelen siz onlara yardımcı olsanız bile onlar en boş oldukları vakitte sizlere yardımcı olmayacaktır. Fakat bunu inada bindirmenin bir anlamı da yok, sizin için önemli nokta iş öğrenmek ve müdürlerinizin gözüne girmek. Ayrıca, başka pozisyonları da öğrenmeniz durumunda şöyle bir durumla karşılaşmanız çok muhtemel: Arkadaş ortamında takılırken Amerikalı arkadaşınız sarhoş olup size yarın çalışamayacağını ve onun yerine çalışıp çalışamayacağını sorabilir. Amerika’da ücretler çalıştığınız saate göre hesaplanacağı için para kazanmak isteyen birisi için bu kulağa çok mantıklı bir teklif olarak geliyor.
Yeni şarkılar, fıkralar öğrenin ve öğretin 🙂 Çalışma ortamınızı sempatikleştirecektir. Çekimser olmayın ve arkadaşlık ilişkilerinizi güçlü tutun. Herkes yanında kendisine yakın hissettiği kişilerle bulunmak ister.
4. Israrcı olmaktan çekinmeyin.
Work and Travel’ın work kısmında siz üzerinize düşen her şeyi en iyi şekilde yaptığınıza inanıyorsanız ve elde ettiğinizden daha fazlasını hakettiğinizi düşünüyorsanız, yapmanız gereken ilk şey kesinlikle müdürlerinizden daha fazla saat istemek olacaktır. Sezonun tam yoğun olduğu süreçte müdürleriniz çalışma saatlerinizi düşürebilir. Benim de Work and Travel’da tam olarak yaptığım ve size de yapmanızı tavsiye ettiğim konu ise müdürlerinize sürekli kendinizi hatırlatmanız: ”Birisi hastalanırsa ben buradayım bak.”
”Çalışmam lazım, aklında olsun.. Bana iş yok mu? Hafta sonu yoğun oluruz, geleyim mi? Sabahları erken kalkıyorum, istersen daha erken işe başlayabilirim.” gibi cümleler kurmaktan çekinmeyin 🙂
Bir gün hiç unutamam; Menajerim bana ”tamam yeter, ben gidiyorum izin yapacağım, sen buralarda ol kim yardıma ihtiyacı varsa ona yardımcı ol” deyip beni çalıştırmıştı ve ondan sonra kadın haftada 1 gün izin yaparken 3 güne çıkartarak yerini doldurmamı istemişti 😀 Bu kozunuzu kullanın.
5. Mesai alamazsanız, ikinci iş arayın.
Çalışacağınız tesisin yanı sıra, yaşayacağınız bölgede imkanlar da çok önemli.
- İş yeriniz belli olduktan sonra, daha önce o tesiste veya bölgede Work and Travel yapmış olan diğer kişilere erişim sağlayınız. Gerek onların çevresi, gerekse de bilgisi sizin için hayat kurtarıcı önem taşıyabilir. Bu kişilere erişim sağlamak için, benimde adminliğini yapmakta olduğum ve Türkiye’nin Work and Travel’a dair en büyük iletişim ve yardımlaşma platformu olan Facebook grubumuzu kullanabilirsiniz.
- Work and Travel programına katılır katılmaz, işvereninizle konuşup hızlı bir şekilde SSN(Social Security Number) başvurusunu yapmalısınız. Sosyal Güvenlik Numarasına sahip olduktan sonra ikinci iş bulmanız daha kolay olacaktır.
- Başka bir işte çalışmak istiyorsunuz fakat nasıl bulacağınızı bilmiyor musunuz? Gideceğiniz şehirlerde ücretsiz şekilde dağıtılan günlük şehir gazetelerinin iş ilanlarını takip etmenizi şiddetle tavsiye ederim. Bunun yanı sıra Türkiye’de kariyer.net gibi işlev gören web sitelerin Amerika versiyonlarını takip edebilirsiniz. Bu konuda indeed.com ve craigslist.org web sitelerinin işinize fazlasıyla yarayabileceğini düşünmekteyim.
- Türklerle bir arada olmak ve bir iletişim ağı oluşturmak bu hususta işinize yarayabilir. Personel açıklarını arkadaşlarınızdan öğrenebilir ve işe alınmanız hususunda arkadaşınızın size referans olmasını isteyebilirsiniz. Bu konuda Facebook’ta aktif olarak görev yapan ve Türk öğrencilerin buluşma platformu olan ”Work and Travel” grubuna üye olmanızı tavsiye ederim.
- Çalıştığınız tesis küçük bir kasabada veya milli parkta olduğundan dolayı etrafınızda çok fazla iş seçeneği olmayabilir. Etraftaki diğer işlere gidebilmek için; diğer Work and Travel öğrencileriyle anlaşıp ortak araba, motor veya bisiklet almayı tercih edebilirsiniz.
Buradaki birçok madde daha önce yazmış olduğum Work and Travel’da Nasıl Para Biriktirebiliriz? makalemden alıntıdır. Bu yazımı da okumanızı şiddetle tavsiye ederim.
6. Bonus: Diğer WAT, dil okulu ve Erasmus içeriklerimi okumayı unutmayın.
Work and Travel, yurtdışı dil eğitimi, Erasmus öğrenim hareketliliği ve seyahatlerim hakkında yazmış olduğum ve ilginizi çekebilecek içeriklerime buradan ulaşabilirsiniz.
Umarım ilginizi çekebilecek ve işinize yarayabilecek bilgiler verebilmişimdir.
Arkadaşlarımla beraber yürütmekte olduğum ve yurtdışı eğitim fırsatlarına ilişkin Instagram’da faaliyet gösteren @MaceraRehberiniz adresimizi ziyaret etmeyi unutmayınız.
Soru ve görüşleriniz için benimle istediğiniz vakit iletişim kurabilirsiniz.
Saygı ve sevgilerimle..