Erasmus Rehberi: Slovakya Deneyimlerim
Aslında üç-dört sayfalık küçük bir yazı olarak düşündüğüm ancak araştırdıkça bunun bir makale olması gerektiği hatta daha da okudukça ileride bologna uzmanı olarak yazmam gereken bir kitap olarak gördüğüm, bunun gibi aklımın bir köşesinde ara sıra unuttuğum onlarca başlıklar vardır. Ancak beynimin bir köşesinde zararsız şekilde dolanıp duran diğer başlıklardan farklı olarak, bu konuyu ileriye dönük bir döneme saklamak istiyor olma bencilliğim, üç ay sonra gelecek olan arkadaşlara haksızlık olacağı için Erasmus ile ilgili yaşadığımız sorunları ve sıkıntıları sonuç olarak bu başlık altında en azından küçük bir yazı şeklinde yazmaya karar kıldım.
Erasmus sınavını kazandıktan sonra araştırdığım muhtemelen sizinle aynı şekilde bulabileceğimiz ilk ve bize doğru bir şekilde ön yargı oluşturan tek blogspot yazısı ”ben yandım, siz yanmayın” okuduktan sonra ”noluyo ya”, ”ee şimdi nolacak”, ”olan oldu artık” teslisinin evrimine uğruyorsunuz.. Bu blog yazısından dört yıl geçti ve kaç kişi yandı ancak bu evrimin nasıl olduğu ile ilgili bir abi, abla tavsiyesi bile göremedik…
Her yazılan hikaye haddizatında bir soruya cevap vermeyi amaçlamaktadır. İşte bu makalede siz yanmayın diye, o köprüden geçerken size bir nebze yardımcı olsun diye bu soruya cevap vermeye çalışılacaktır..
Makaleyi, bu dönem, hala bitmeyen sıkıntıları yaşadığımız Türk arkadaşlarıma ithaf ediyorum..
Erasmus’u Tahayyül Etmek: Slovakya Sıkıntılarım
1. Erasmus Öncesi/Giriş
2. Erasmus Sınavı Süreci
3. Erasmus Sınavı Sonrası ve Vize
4. Konaklama Sorunu
Erasmus Öncesi/Giriş
İlk defa programın ismini yanlış hatırlamıyorsam ilki bizim döneme (2013-2014) denk gelen bölümde öğrenciler için hocalarımız tarafından yapılan bir oryantasyonda duymuştum. Unutmuş olmam gerekir ki, bir de beş-altı ay sonra mart ayında sınıf arkadaşlarımın büyük bir telaşla sınav için belgeleri hazırlarken olayın farkına varmıştım.. Aynı dönemde danışman hocamız (muhtemelen) özellikle de yeni kurmuş olduğumuz bir topluluğu temsil ettiğimiz için mutlaka ama mutlaka sınava katılmamız ve programdan yararlanmamız gerektiğini söylemişti. Maalesef sadece bizim sınıftan otuz-kırk kişinin katıldığı, not ortalamalarının 3.80’in altında seyretmediği dönemde biraz gerçekçi davranarak sınava katılmadım.. Ancak tahayyül ettim(hayal ettim)..
Üniversite okumak öyle bir döneme gelmiş ki, bir hocanın dersinde bize anlattığı, yıllar önce öğrencilerine söylediği gibi 4 yılınızı aynı çatı altında çoğu zaman boşa harcamak yerine bir yıl Erasmusla, bir yıl Farabiyle, bir yıl da Mevlana programıyla aslında başka şehirlerde okuyarak aynı üniversiteden mezun oluyordunuz… Üniversite yıllarınız bu değişim programlarıyla daha önce hiç olmadığı kadar hareketleniyordu. Kimse yüz binlerce kişiyle yarıştığınız yüz kişilik derslere girip bir şeyler öğrendiğiniz ve bir takım kalıplara kısılarak elde ettiğiniz diplomanıza değil; yaşadığınız tecrübelere, değişim programlarına katılıp katılmadığınıza, kültürel zenginliğinize ve dil seviyenize bakıyor..
İkinci yıl da bu sefer hazırlandığım halde bir takım yanlışlıklar sınava giremeyişime sebep oldu.. Aslında üzüldüğünüz şey sınavı kazanamamak değil, bunun getireceği fırsatları bilinçli bir şekilde kullanıp, geleceğinizi şekillendirebileceğinizi bilmenize rağmen yararlanamamaktı. Bir arkadaşım bir defasında ”Neden gereksiz onlarca insan yurtdışında bu kadar bursla okuyabiliyor da ben okuyamıyorum?’’ demişti.. Erasmus’u burslu veya burssuz kazanabilme şansına sahip olmuş seçkin insanlarsınız aslında.. Lütfen çok geç olmadan bu programın amacının farkına varın… Son olarak maalesef makalenin başlığına uygun olmadığı, aynı zamanda belirli hacmini aştığı ve sizin de sabırsızlıkla sıkıntılarınıza yanıt arayacak sorulara yönelip es geçmek isteyeceğiz için ”Erasmus nedir?” ve ”Erasmuslu olmak ne demektir?” sorusuna bir sonraki makalede yanıt vereceğim.
Erasmus Sınavı Süreci
Çok kolay bir şekilde hazırlanmış hatta sınav sorularını görünce tek maksatlarının sizi bir an evvel bu sınavı geçmeniz ve değişim programından yararlanmanızı istiyor olduklarını anlıyorsunuz.
Selçuk Üniversitesi öğrencisi olduğum için genel olarak kendi sınavıma girdiğim üniversitem üzerinden anlatmaya çalışacağım. Sınav genellikle iki kısımdan oluşmaktadır: Writing ve Speaking..
Writing bölümü 4 bölüme ayrılıyor..
1. Grammer, 2. Kelime bilgisi, 3. Çeviri ve Son olarak o peşimizi bırakmayan ve her defasında sonda karşımıza çıkan 4. Paragraf soruları..
İşin zor kısmı muhtemelen kelime bilgisi bölümüdür.. En kolayı da grammer ve çeviri.. Grammer zaten biliyorsunuz.. Çeviri kısmını da Türkçe-İngilizce ve İngilizce-Türkçe şeklinde hatta sizden çeviri bile yazmanızı istemeden, çeviriyi bile veriyor. İngilizceniz iyi değilse bile sadece mantıkla doğru şekilde yapabilirsiniz.. Sınav 100-120 dakikadır..
Speaking ise genellikle bir sonraki gün yapılmakta.. Mutlaka isminizin hangi gün olduğuna dikkat edin.. Kaç kişi bu yüzden sınava bile giremedi! O kapının önünde öyle stres yapıyorlar ki.. Herkes en son kendisinin çağrılmasını ve sınavdan çıkan kişiden ”ne oluyor içeride, ne sordular” şeklinde yanıtlar bekliyorduk.. Çıkan da şöyle demez mi ”çok kolay ya”(ulan soruları söyle!)
Neyse.. Sınav masada özenle düzülmüş, her birinde 4 veya 5 soru olan kağıtlar şeklinde ters düz durmakta.. Gelişigüzel birisini seçeceksiniz.. Rahat olun zaten birisinin sınavı bitmeden sizi içeri alıyorlar biletinizi seçip 2-3 dakika düşünecek vaktiniz oluyor.. O yüzden sadece mantıklı cevaplar verin.. Konuşabiliyor olmanız yetmiyor, güldürebiliyorsanız soruyu anlayıp analiz edebildiğinizi ve sizi de tanımlar..
Size tavsiyem ‘Speaking işte ne biliyorsam ona da yanıt veririm’ deyip, sınava hazırlanmamazlık etmeyin! Çıkabilecek tüm soruları internetten bulun, sorulabilecek tüm sorulara küçük metinler hazırlayıp öyle sınava girin. ”Nasılsın?” sorusuna bile iyice hazırlanın.. Speaking sınavında çıkacak soru örnekleri ile ilgili.. Sadece 10 tane örnek vereceğim.. Bu sorular Erasmus için arkadaşlarıma ve bana sorulan sorulardı. İnternetten muhtemelen bulamayacağınız örnekler.. Gerisini de kendiniz internetten bakıp araştırma kültürünüze katkıda bulunabilirsiniz… İlk dördü bana sorulan sorulardı.. Sonuç 80..
1. Hangi şehri seçtiniz neden orada okumak istiyorsunuz?
2. Erasmus programını niçin seçtiniz?
3. Hayatınızın geri kalanında yaşamak isteyeceğiniz 3 kişi kim olurdu?
4. Çocukların ikinci bir dil öğrenmesi ile ilgili ne düşünüyorsunuz?
5. Tanrıdan bir dilek hakkınız olsaydı ne dilerdiniz?
6. Çocuğun eğitiminde veliler mi yoksa okul mu daha büyük önem taşıyor?
7. Tekrar dünyaya gelsen nerede yaşamak isterdin?
8. Annene yardım eder misin?
9. Sizce dünyayı tehdit eden en büyük sorun nedir?
10. Görünmez olsanız ne yapmak isterdiniz?
– Not ortalaması: 40-50%
– Sınav: 50-60%
Writing: 75%
Speaking: 25%
– Gazi Üniversitesi Erasmus sınav soruları
– Osmangazi Üniversitesi Erasmus sınav soruları (2013-2014)
– Ege Üniversitesi Erasmus soruları
Ek olarak, Polonya’da ve Bratislava’da okuyan, Afyon Kocatepe İngilizce bir bölümden gelmiş üç arkadaş da sınav sistemlerini anlattılar.. Yine Yazılı ve Speaking şeklinde bir sınav.. Benim Selçuk’ta girdiğim sınavdan farklı.. Yazılı sınav da Test ve Writing diye ikiye ayrılmış.. Writing’de sorulan bir soru – ”Yurtdışında kaza yapsanız üstesinden nasıl gelirsiniz?” Speaking sınavı da A, B, C odalarına ayrılmış. Bir odada sözlü sınav yapılıyor ise diğerinde hocadan asılı olarak zarf çekme gibi farklı bir sınava tabii tutuluyormuşsunuz. Genel olarak önce kendini tanıtma ve diğer sorular (Örneğin sosyal medyayla ilgili) sorulmaktaymış.
Not: Kendi üniversitenizde sınav farklı olabilir. Listening sınavı olabilir veya speaking olmaz sadece writingle sınavı geçersiniz. Ya da bizdeki gibi kağıtdaki sorulara yanıt vererek değil de normal konuşma şeklinde de olabilir. Bizim sınavda 75 puan writing’den ve 25 puan’da Speakingden geliyordu. Kalan yüzde 50’lik bir puan da not ortalamanız kazandırıyor. Selçuk’ta sınavdan en az 45 puan almanız gerekiyor.. Yoksa not ortalamanız bir işe yaramayacaktır.
Erasmus Sınavı Sonrası ve Vize
TDK’da sıkıntı kelimesi şöyle tanımlanmaktadır;
1. İşsizlik, tekdüzelik, bezginlik vb. sebeplerden doğan ruhsal yorgunluk, cefa, eziyet.
2. Bir bozukluğun, karışıklığın sebep olduğu etkili ve sürekli yorgunluk, mihnet
3. Yokluk ve parasızlığın yol açtığı geçim darlığı
4. Bulunmama durumu..
İkinci ve dördüncü açıklama sizin Slovakya sorunlarınızın cevabı niteliğindedir.. Sorunları biliyor olmanızla, sorunları çözmek istiyor olmanız arasındaki yaşayacağınız sıkıntı aynı değildir. Bizim yaşadığımız en büyük sıkıntı, sorular ve onun o imkansız görünen çözümü arasında yaşadığımız cefa, eziyet, yorgunluk ve bulunmama durumuydu… Buraya küçük bir not ekleyerek devam etmem gerek.. Bu sıkıntılar Bratislava’daki EUBA veya Ekonomi Üniversitesi yüzünden yaşadığımız şeylerdir. Yoksa Comenius ve STU’yu seçebilecek olanlar hiç düşünmeden gönül rahatlığıyla Bratislava’ya gelebilir..
Şimdi üniversiteyi neye göre seçeceğinize karar verip öyle belirleyin. Bratislava’da okumak Polonya’daki gibi kolay olmayabilir. Benim bölümümde EUBA’da dersler özel olarak Erasmus öğrencisine göre düzenlenmiş. O yüzden bazı dersler lecture – exercise diye ikiye ayrılarak, en az 3 saat sürmekte. O zaman da 7 ders alıyormuş gibi değil, 10-12 derse giriyormuş gibi oluyor. Ve her hafta ödev, sunum, makale, özet çıkartma gibi (ya da benim sırf kendi bölümümden olsun diye master dersi seçmiş olmam yüzünden) yoğun bir programdan geçiyorsunuz. Benim şu an yazmam gereken 4 makale, yapmam gereken 5 sunumum var.
Sonuç olarak; Polonya’da belki daha kolay bir şekilde hiçbir bürokratik sıkıntı da yaşamadan çok güzel bir dönem geçirebilirsiniz. Ya da benim gibi bir takım rasyonel sebeplerle Erasmus’a başvurduysanız bu kadar ödev ”off” çeksem bile belki de bulunmaz bir nimet. Bratislava ucuz bir şehir ancak EUBA’dan başka bir üniversite seçemiyorsanız kesinlikle Polonya’daki (özellikle Poznan, Varşova, Scecinski, Krakow) herhangi bir üniversiteyi seçiniz. Bratislava ucuz lakin EUBA ve buradaki sistemin sorunları yüzünden bir öğrenci olarak inanılmaz para harcayacaksınız.
Konaklama ve Vize Sorunu
Neden EUBA değil söyleyelim;
EUBA, kendi Erasmus öprencisine sadece Özel Yurt (Incheba) sunan şehirdeki tek üniversite. Üniversitenin kendi yurt fiyatı 45-80 euro arasında olmasına rağmen Incheba’da kalmak aylık en az 180 euro’ya denk gelmekte ve parayı da gelmeden en az 2 ay önce, beş aylık ücretin tamamını 300 euro depozito ile birlikte hesaba yatırmanız istenilmektedir. Bu da 1200-1350 euro daha gelmeden ödeyeceksiniz anlamına gelmektedir. Burs kazanmış yine benim gibi bir Azeri arkadaşımız bu kadar parayı ödeyemeyeceği için üniversiteyi iptal etti. Ben bu yurtta kalmayı (son sınıf olmak, uluslararası ilişkiler öğrencisi olmak, üstelik zaten yurtdışında okuyor olmak gibi) bir takım kimliklere sahip olduğum için ve ülkemdeki krizler yüzünden o parayı ödemek istemediğim için reddettim. Bu durumu öğrendikten sonra ise hemen ESN’in bizim üniversitedeki sayfasına mesaj atarak, yardımcı olmasını söyledim. Bana kiralık oda bulabileceğim bazı gruplar attılar. Kızlar özellikle bu grupları takip ederek gelmeden kolaylıkla 125-150 euro arası odalar kiralayabilirler. Ben de bir yer bulmuştum ancak bana sözleşmeyi İngilizce hazırlayıp, göndereceğim diyen bir yurda benzeyen bir kurum bana haber vermeden ve hiç uğraşmadan başkaları ile anlaşıp, beni reddetmişti. Bunu da vizeye başvurmama bir hafta kala öğrenmiştim ve maalesef de vizeye başvuru yaparken kalacak yerinizi temin etmiş olmanız gerekiyor. Zaten size üniversite kabul mektubu gönderirken üzerinde bu öğrenci Incheba’da kalacak diye yazdığı için bir an evvel belgelerinizi hazırlayıp, vizeyi almaya bakın. Bense benim kendi ülkemden de adli sicil kaydı istenildiği için başvuramamıştım.
Son iki hafta kala vizeyle uğraştım ve konsolosluğun yurdu arayıp oraya kayıt yaptırmadığımı öğrenebilme düşüncesi yüzünden krizler yaşadım.. Üniversite beni geri çevirmez diye vizemi alıp ve hostelde rezervasyonumu yaptırıp, Bratislava’ya gittim. Maalesef ve maalesef ne erasmus sorumlum ne de ki, bizim bölümün hocası ki, aynı zamanda pro-rektor bana hiçbir şekilde yardımcı olmadılar. Hatta erasmus sorumlum bu riski niçin göze alıp buraya geldiğimi bile söyledi. Kendi yurtlarında boş yer olmasına rağmen bir kız arkadaşımızı Erasmuslu diye kabul etmediler. İki hafta sağda-solda, hostellerde kaldım, iki defa da rezervasyonumu internette yapmadığım için uzatamadım bir defa da gidince göreceksiniz Obchodno Sokağı’ndaki pasajların birisinde yattım. Eylül ayı benden 5 yılımı çaldı. En sonunda Comenius Üniversitesi’nin eski Çekoslovakya’nın en büyük yurdu olan Ludovita Stura – Mlny yurdunda yer bulabildik. Maalesef konunun başlığı hikayeyi burada sonlandırmamı zorunlu kılıyor.
O yüzden Bratislava’da kalacak yeri nasıl ayarlayabilir ve avantajınızı nasıl maksimize edebilirsiniz gibi sorularınıza daha sonra yazacağım yazıda cevap bulabilirsiniz. Size şimdilik en azından Incheba’ya yatıracağınız paranın son tarihine kadar nereden oda bulabileceksiniz- onun gruplarını burada paylaşacağım.. Lütfen aşağıdaki ”Not!” kısmı mutlaka okuyunuz. EUBA dışında ancak Mlny yurdu size yardımcı olur. Zaten Eva Hockova candır!
Bizim üniversitenin 4-5 yurdu var kabul edilmeyeceksiniz. Comenius’un iki yurdu var (Druzba ve Mlny). STU üniversitesinin de iki yurdu var (Bernula ve Mlada Garda) ancak odası bariyerlerle çevrili olduğu için başka üniversitedenseniz görüşme yapamayacaksınız. Özel yurt da iki tane; Student Residence (Incheba) ve Student House. Fiyat 180 – 220 euro. Incheba’da kayıt yaptırmazsanız sonra yer bulamayacaksınız. Sonda beni reddeden yurdu da buraya yazıyorum. Aylık 110 euro – sözleşme 10 aylık!
1. Byvanie v Bratislave – en büyük gruplardan birisidir. En kolay burada bulabilirsiniz.
2. Byvanie v Bratislave prenajom
3. Byvanie Podnajom
4. Byvanie a Prenajom BA
5. Bu ise bana sözleşme göndermeyip ve haber etmeyen o yurt. Sözleşme 10 aylıktır o yüzden bir dönem kalacaklar bu riske girmesinler. Paylaşım eski görünebilir ancak geri dönüş yapacaklar..
NOT: Ben geriye dönme ihtimalini göze alarak Bratislava’ya geldim. Kalacak yer bulamasaydım bu kadar yorgunluktan sonra kendi ülkeme dönecek ve üniversiteyi bir yıl uzatacaktım. Bu grupları paylaşıyor olmam %100 bir oda bulacaksınız anlamına gelmez. Ben tüm yazı bu gruplarda geçirdim. Ancak ağustos-eylül ayı çok yoğun olduğu için saatlarce vakit harcamanız gerekir. Şu an çoğu kişi bir yere yerleştiği için paylaşımların altına bir-iki yorum yapıyor ancak. O yüzden alacağınız riskin sorumlusu ben değilim, sizsiniz. Benim şansım Welcome Day gününde önceden internet üzerinden konuştuğum bir kız arkadaşla tanışmam sayesinde çevremin, arkadaşlarımın sayısı arttığı için burada kalabildim.
Son olarak; diğer makaleyi en kısa zamanda hazırlamaya çalışacağım ancak yetişemezse diye burada size bazı bilgiler vereyim. Belgelerinizi özellikle de Erasmus Hibe sözleşmesini gelmeden bir hafta içinde en yeni tarihli olarak hazırlayıp, öyle gelin. Foreign Police sıkıntı çıkartıp sözleşmeyi kabul etmiyor. Çeviri işlemlerinizi Konsolosluk burada yapmanızı söyleyecek. Bratislava’da 30 euro gibi bir fiyattan çeviri yapılmakta.
Bu arada İstanbul’dan başvuracak olanlarla, Ankaradakilerin işlemleri farklı – Genelde İstanbul’dan vizeyi alacaklar oturma iznine de aynı anda başvuru yapıyor. (Selçuk Üniversitesi Ankara’ya bağlı). Ve mümkünse kendinizle tüm eşyalarınızı (fast food yapabilecek kadar tava, kaşık-tabak getirin. İlaç – Tylol hot burada 8 euro vs.) Sorularınız olursa da buradan sorabilirsiniz.. Başarılar!
Bu kadar sıkıntı şimdilik yeter. Merak etmeyin;
Erasmus is gonna be legen -wait it for it- dary. Legendary!
İnternational Relations - Undergraduate student at Selcuk University,Turkey|Erasmus Student - EUBA, Bratislava | Dr. House, House of Cards/October Sky (Tv Series/ Film);
Erasmus ve Bratislava ile ilgili sorularınızı lütfen çekinmeden sorunuz.