Pahalı Bilinen Oslo’da 2 Günde 20 Euro ile Nasıl Gezdim?
Avrupa’yı gezmenin hayalini kurup bir türlü yeterli bütçe ayıramayanlardansanız bu yazı tam size göre. Neredeyse herkesin temin edebileceği bütçe ile dünyanın en pahalı ülkelerinden biri olan Norveç’in başkenti Oslo’da nasıl ucuza gezebileceğinizi 7 madde ile açıkladım.
1. Taşıt kullanmak yerine otostop çekebilirsiniz.
Uygun yolla gezmenin en önemli yolu otostop çekmektir. Nerede olursanız olun otostop çekmekten çekinmeyin. Kilit nokta; sabırlı olmaktır. Unutmayın en güzel yol maceraları yerel insanlarla iç içe iken olur. Norveç’te insanların soğuk oldukları ve kendi halinde yaşayan insanlar oldukları bir nebzede olsa doğru bir söylentidir. Dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkeye gelen turistlere büyük derecede saygı gösterip elinden geldiğince yardım etmeye çalışırlar. Oslo’da otostop çekerken beklediğim ortalama süre 20 dk oldu. Önemli not: Çoğu Avrupa ülkelerinde olduğu gibi Oslo’da da araçlar her yerde duramıyorlar. Bunu dikkate almanız gerek, araçların durabileceği yeri belirlerseniz zorluk çekmeden ulaşmak istediğiniz yere ücretsiz ulaşabilirsiniz.
2. Yiyeceklerinizi önceden hazırlayın.
Oslo’da en uygun yiyebileceğiniz bir öğün yemek bile size çok çok pahalıya mal olacaktır. Ben geziye çıkmadan önce sırt çantama 2 günlük ihtiyacımı karşılayacak kadar sandviç koydum ve bana maliyeti sadece 5€ oldu. Bu adımı asla atlamamalısınız. Yiyecek ve kalacak yer en önemli ve en masraflı ihtiyaçlardır.
3. Kalacak yer bulmak için Couchsurfing kullanın.
Yemeğe çözüm bulduk, sıra geldi konaklamada. Konaklamayı ücretsiz ayarlayabileceğiniz Couchsurfing, gezi sırasında hayat kurtaran uygulamalardan biridir. Şanslıyız ki İskandinav ülkeleri bu uygulamayı en çok kullanan ülkelerdir. Bu fırsatı lehimize çevirmek için geziye çıkmadan yaklaşık 2 hafta önce kendimize bir gecelik bir ev sahibi bulduk ve kalacak yeri ücretsiz hale getirdik. Refah seviyesi yüksek bir ülkede seyahat etmenin avantajı ise; size ev sahipliği yapan kişinin evi birçok otelden daha lüks olabilir.
4. Asla içecek satın almayın.
Dağların eteğinde kurulu bir ülke olduğu için musluklarda marketlerden alacağınız sudan daha temiz ve lezzetli su akmaktadır. Şişelerde satılan sular talep olmadığından dolayı normal fiyatın üstündedir. Musluktan su içemeyenlerdenseniz size bir taktik daha: Starbucks’da bir baristadan su rica ederseniz size ücretsiz bardakta su ikram edecektir.
5. Müze ve tarihi mekanların giriş biletlerini internetten temin edin.
Oslo’da Opera Binası’nı ve the Viking Ship Müzesi’ni gezdim. Opera binasının girişi ücretsiz. Gittiğinizde mutlaka görmeniz gereken bir yer varsa o da Viking Ship müzesi. Giriş ücreti siteden alırsanız sadece 7 €. İlk gün sadece 8 € harcayarak günü bitirdim ve geriye 12 € kaldı. Bakalım diğer gün için neler harcayacağım.
6. Bol bol yürüyün.
Oslo bana göre göründüğünden daha küçük bir şehir. Oslo’da gezilecek yerler birbirlerine çok yakın olduğu için toplu taşıma kullanmak yerine sadece yürüdüm ve bu şehri tanımama daha çok yardımcı oldu. Yürümeyi sevmeyenlerdenseniz size bir fırsat daha: Şehir bisikletlerini bir saatliğine ücretsiz kiralayıp gezebilirsiniz.
7. Balık yemeden dönmeyin.
Belgesellerde gördüğümüz kıpkırmızı somon balığının anavatanı İskandinav ülkeleridir. Olso’da mutlaka denemenizi tavsiye ederim. Fiyatları bazı restorantlarda uçuk olsa da size gittiğim ve gayet nezih ve tarihini yansıtan bir restoran tavsiye edeceğim. Adı Engebret. Mutlak ziyaret etmeniz gereken yerlerlerden biri olan restoranın ambiyansı sizi Vikingler’e kadar götürecektir.
Kalan 12€’mu da burada harcayarak bir başka sefere doğru yola çıkıyorum.
Takipte kalın..