Geleceğiniz için Dev Bir Adım Atın!

Geleceğiniz için Dev Bir Adım Atın!

Her gün yeni bir kararın alındığı eğitim sistemimiz, son zamanlarda hiç olmadığı kadar belirsiz… Eğitim kalitesindeki düşüş, sınav sistemlerindeki belirsizlik, üniversiteli işsiz oranlarının artışı, bilim ve sanata gerekli önemin verilmemesi, müfredattaki rahatsızlık yaratan değişimler pek çok aileyi ve öğrenciyi yurtdışı alternatiflere yönlendiriyor.

Sabit, kararlı, köklü ve yüksek kaliteli eğitim sistemine sahip olan onlarca ülke; ailelerin göz hapsinde bulunuyor. Bir aile için çocuğunu kendinden uzağa göndermek ne kadar zor olsa da kaliteli bir gelecek için aileler bu zorluğa da katlanıyor…

Yurtdışında eğitim ve kariyer ile onlar gibi bir başarı öyküsü de siz yazın!

Coca-Cola’nın CEO’su ve Yönetim Kurulu Başkanı Muhtar Kent İngiltere’de aldığı eğitim ardından Amerika’ya gidip dünyanın saygı duyduğu başarı öyküsünü yazarken, Fiba’nın patronu Hüsnü Özyeğin Oregon State Üniversitesi’nde okurken, dünyanın en sevdiği Doktor Mehmet Öz Harvard Üniversitesi’ni tercih ederken, Haluk Bilginer İngiltere’de müzik ve drama sanatları eğitimi alırken, Burcu Esmersoy tüm güzelliğinin yanı sıra kariyerine ara vererek Newyork Üniversitesi’nde eğitimine zaman ayırırken, Senaryoları ile Türkiye’yi güldüren kadın Gülse Birsel Colombia Üniversitesi’nde yıllarca üst düzey eğitim alırken, Şuan Çin’in en sevilen ünlü simalarından biri haline gelen Rıfat Karlova Türkiye’den yüksek lisans için Çin’e gitme kararı alırken, TÜSİAD’ın seçilmiş ilk kadın başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ Londra’da Amerikan Üniversitesi’nde eğitim alırken, dünyaca ünlü Türk milyarder Osman Kibar ve Chobani’nin kurucusu Hamdi Ulukaya yurtdışında yaşarken yanılmadılar…

Hepsi kaldıkları ülkede ya da Türkiye’ye döndüklerinde büyük başarılara imza attılar… Başarılarındaki en büyük etkenlerden birisi de erken yaşlarda yurtdışında yaşama ve eğitim fırsatı bulmaları…

İşsizlik kaygısı yurtdışı eğitime yönlendiriyor

Son dönemde eğitim sistemimizi daha çok sorgular hale geldik. İşsizlik oranlarının yükselmesi, iş bulmanın zorlaşması, gençlerdeki umutsuz tutum bu sorgulamaların ciddi bir şekilde ele alınması gerektiğini gösteriyor…. Ülkemizde üniversiteli işsizlerin tavan noktalara yükselmesi ortada yanlış giden bir şeyler olduğunun ispatı… Uluslararası ve ulusal pek çok marka, kurum ve kuruluş kendilerine gelen CV’lerin yetersiz olduğundan yakınırken, binlerce üniversiteli işsiz maaşların düşüklüğünden dem vuruyor. Karşılıklı bu memnuniyetsizliğin altında üniversitelerde yeterli kalitede eğitim verilmemesi, öğrencinin kendini geliştirmemesi ve global bir vizyon kazanamaması, birbirinin aynı öğrencilerin iş hayatına atılması ve ülkenin ekonomik durumu gereği maaş skalasının Avrupa ve Amerika’nın çok altında kalması yatıyor.

En etkili çözüm; yurtdışı eğitimi…

Aslında tüm bu sıkıntıları çözebilmek için cevap açık ‘Yurtdışı Eğitim’. Uzun yıllar önce hayatımıza girerek son dönemde; teknolojinin gelişmesi, bilgiye erişimin kolaylaşması, ulaşım ağının genişlemesi… gibi pek çok katalizör neticesinde zirve yapan ‘yurtdışı eğitim’ öğrencilere çözüm yolu sunuyor. Köklü ve saygın eğitim kurumlarında kaliteli eğitim veren, üniversite bünyesinde öğrencilere pek çok tesis ve imkan sunan, özgür düşünceyi esas almış, araştırma çalışmalarına maddi destek veren, dünya çapında başarıyı odaklayan yurtdışındaki üniversiteler Türk öğrencileri cezbediyor. Bu üniversitelerde eğitim alan öğrenciler yurtdışında veya ülkelerine döndüklerinde hayata bir adım önde başlıyor.

Yurtdışında okuyan daha fazla kazanıyor!

Dünyanın önde gelen eğitim kurumlarından Colombia Üniversitesi’nin yaptığı araştırmaya göre; yurtdışında eğitim alıp, ülkesine geri dönen öğrenciler rakiplerine kıyasla çok daha çabuk iş buluyor. Yurtdışında okuyanların %92’si mezuniyetlerinin ardından 12 ay içerisinde istedikleri işe girebilirken, diğerleri için bu süre yılları alabiliyor.

Araştırma raporları yurtdışında eğitim alan gençlerin mezun oldukları alanda iş bulabildiklerini ve bunun da mutlu bir çalışma hayatı sürdürmelerine olanak sağladığını gösteriyor. Çalışma hayatındaki mutluluk ve tatmin tabi ki ücretlerle de doğru orantılı gidiyor. Yurtdışında eğitim alan gençler ve almayanlar üzerinde yapılan araştırma, yurtdışında eğitim alanların %25 daha yüksek maaşla çalıştıklarını ortaya koyuyor.

Peki nereden başlamalı?

Yurt dışı eğitimde pek çok alternatif bulunuyor. Geçmiş yıllarda yurtdışı eğitim denilince akla sadece yüksek lisans, doktora ve üniversite seviyesi gelirken artık durum böyle değil. Pek çok aile çocuğunun geleceğini daha küçük yaşlardan şekillendirmeye başlıyor. Süreç; küçük yaştaki çocuklar için düzenlenen yaz okullarından başlayıp, her seviyede dil okulları, yurtdışında üniversitenin garantisi yurtdışında liseler, üniversite eğitimi, yüksek lisans, doktora ve çeşitli sertifika programlarıyla devam ediyor… Çocuklar geleceğe sağlam bir şekilde hazırlanırken, dünya vatandaşı olmayı öğreniyor, vizyonel ve kültürel olarak gelişiyorlar.

Tek bir yaz dönemi hayata bakışınızı değişebilir!

Yaz aylarını verimli bir şekilde geçirmek isteyenler yaz okulu programlarıyla farklı bir deneyim yaşarken, yabancı dillerini de geliştiriyor. Her yaş ve her eğitim grubuna hitap eden yaz okulu programları; yaz aylarında farklı bir deneyim yaşarken dilini ve mesleki becerilerini geliştirmek isteyenlere alternatif oluyor…

Yaz okulları tüm ayrıntılar düşünülerek, incelikle planlandığından; 7’den 70’e her yaş ve her eğitim grubundan kişi ilgi alanı ve hedefleri doğrultusunda bir program bulabilmektedir. Lise, üniversite ve üniversite mezunu gençler birbirinden çeşitli yaz okullarında dillerini geliştirebilir, kariyer hedefleri doğrultusunda eğitim programlarına başvurabilirler. Çocuklu profesyoneller de yaz okulu programları sayesinde hem çocukları hem de kendileri için yaz okullarına başvurabilirler. 7 yaşındaki çocuğunu İngilizce öğrenmesi için yaz okuluna kaydettiren bir ebeveyn çocuğuyla birlikte konaklayarak, kendi mesleği ya da ilgi alanı doğrultusunda sertifika programına katılabilmektedir.

İngilizceyi gözünüzde büyütmeyin!

Dünyanın konuştuğu dil olan İngilizceyi öğrenmek sanıldığı kadar zor değil… Yanlış öğrenme teknikleri, uzun ve sıkıcı dersler, bitmek bilmeyen ödevler, gramer kalıplarına sıkışan sınavlar, yanlış telaffuz korkusuyla söylenemeyen sözcükler nedeniyle adeta bir travmaya dönüşen İngilizce korkusunu İngiltere’de hiç zorlanmadan, ülkenin ve dostlukların keyfini çıkararak yenmek mümkün…

Sınıflara sıkışarak öğrenilmeye çalışılan İngilizce bir müddet sonra ders ya da sıkıcı bir zorunluluktan öteye geçememektedir. Fakat biz diyoruz ki İngilizce öğrenmek bir tecrübeye dönüşsün… İngilizce öğrenmek sıkıcı sınıflarda uzun dersler ve sınavlardan ibaret değil… Onlarca ülkeden gelen öğrencilerle yapılan yurt sohbetlerinde, yanında kalınan aileyle yapılan gündelik konuşmalarla, adres sorarken sokakta, alışveriş yapılan markette bir kasiyerle ya da yan masanda oturan bir kişiyle iletişime girerek hayatın içinde öğrenilebilir…

Bunun için de bu dilin konuşulduğu ülkelerde eğitim almak gereklidir. İngilizce öğrenmek için çıkılan yolda, öğrenci geriye dönüp baktığında sadece İngilizcesini geliştirmiş olmayacak kocaman dünyanın kapılarını aralayarak farkındalığını da artıracak.

Çocuğunuzun dünyasını değiştirmek sizin elinizde!

Çocuğunuzu; eğitim hayatında başarılı, sorumluluk duygusuna sahip, kültürel olarak iyi yetişmiş, farklı kültürlerle ilişki kurabilen, empati yeteneği yüksek, sağduyulu, özgür düşünceli, dünya vatandaşı olmayı öğrenebilmiş bir birey olarak yetiştirerek onun geleceğini güvence altına alabilirsiniz…

Yurtdışında lise eğitimi, sadece ana dil düzeyinde yabancı dil öğrenmek ve kaliteli bir eğitim almaktan ibaret değildir. Yurtdışında lise eğitimi alan genç hayatın pek çok alanında kendini geliştirme imkanı bulur. Farklı kültürlerden bireyler, aileler, öğrencilerle tanışmak, yeni şehirler, mekanlar, kültürler görmek, kendi sorumluluğunu almak, başka insanların yaşam tarzlarına saygı göstermek gibi sayısız konuda kendini geliştirir.

En önemlisi de yurtdışında lise okuyan bir öğrenci yurtdışında üniversiteye devam edebilmenin yolunu da bulmuş olur. Ülkemizde mezun olunan bir liseden yapılan başvuru ile yurtdışında mezun olunan lise diplomasıyla yapılan üniversite başvurusu arasında çok büyük fark var. Yurtdışında liseden mezun olan gençler üniversite başvurularına yüksek oranda olumlu yanıt alırken, ülkemizdeki bazı liseler yeterli güveni oluşturamadığı için öğrencilerin başvuruları geri çevrilebiliyor. Bu sebeple yurtdışında lise eğitimi almak çocuğun tüm geleceğini şekillendiriyor. Öğrenci dünyanın sayılı üniversitelerine başvuru yapma hakkı kazanıyor.

Ailelerin tercihi de yurtdışı eğitimi…

Yurtdışında üniversite okumak pek çok gencin hayali olmaya devam ediyor. Her geçen gün artan bir ivmeyle, binlerce öğrenci yurtdışında üniversite okuyabilmek için çeşitli arayışlar içerisine giriyor.

Ülkemizde üniversitelerin eğitim standartları yükseltilmeye çalışılsa da pek çok öğrencinin hedefi yurtdışında üniversite okuyabilmek. Küreselleşen dünyada bilgiye erişimin kolaylaşması, iletişimin gelişmesi, üniversite sınavlarında rekabetin artması, öğrencinin yerleştirildiği değil istediği bölümde okumak istemesi, özel üniversitelerin maliyetlerinin yurtdışı üniversitelerle yarışır durumda olması, yurtdışında bir üniversiteden mezun olan öğrencinin daha rahat iş bulması ve kariyer basamaklarını hızla tırmanabilmesi, yurtdışında yaşama ve orada kalma/iş bulma arzusu… gibi pek çok nedenden dolayı her yıl binlerce öğrenci yurtdışında eğitim almak için girişimlerde bulunuyor.

Öğrenciler ve aileleri ülkemizde özel bir üniversitede eğitime harcama yapmaktansa yurtdışı alternatifleri değerlendirmeyi tercih ediyor. Ülkemizde ‘özel üniversiteden mezun’ algısını kırmanın zorluğunu bilen aileler, çocuklarının iş başvurularında zorluklarla karşılaşmaması adına yurtdışındaki üniversiteleri tercih ediyor.

İyi bir gelecek kurabilmenin yolu iyi bir işe sahip olmaktan geçiyor…

Rekabetin günden günde arttığı iş dünyasından iyi bir iş bulabilmek, yeterli mesleki donanıma kavuşabilmek, iş hayatında basamakları daha hızlı tırmanmak isteyenlerin tercihi yüksek lisansını yurtdışında yapmaktan yana oluyor…

Günümüz dünyasında iyi bir gelecek kurabilmenin yolu iyi bir işe sahip olmaktan geçiyor. İyi bir iş bulmak ise rekabetçi iş dünyasında bir hayli zorlaştı… İyi bir iş bulabilmenin yolu; onlarca CV arasında fark edilebilir olmak ve cazip gözükmekten geçiyor. Yurtdışında yüksek lisans işverenler gözünde fark yaratıyor, kişiyi görünür ve cazip kılıyor. Yurtdışında yüksek lisans yapanlar bunun verdiği referans ile hayallerindeki işe sahip olabiliyor.
Sertifika ve Staj Programları hayatınızı değiştirebilir!

Kısa Dönem Sertifika ve Diploma programlarını genelde farklı bir alanda yeteneklerini geliştirmek veya yeni bir alanda kariyer yapmak isteyenler tercih ediyor. Katılımcılar kısa zamanda yeni bir kariyer edinirken, aynı zamanda yabancı dilini geliştirip yabancı bir şirkette staja da başvurabiliyor… Sıkıldığı kariyerini değiştirmek ve hayatına yeniden yön vermek isteyenler sertifika programlarında buluşuyor.

Yurtdışında üniversite, yüksek lisans gibi uzun süreli eğitim maliyetlerini karşılayamayacak olanlar sertifika programlarında en fazla 1 yıllık bir eğitim alarak hayata yeniden başlıyor. En az 4 hafta en çok 1 yıla kadar uzayabilen programlar katılımcılara staj imkanı da sunuyor. Bu sayede katılımcı işin hem teorik hem pratik yönünü öğreniyor.

Çocuğunuz için en iyisini IEFT Yurtdışı Eğitim Fuarı’nda bulacaksınız!

Yurtdışında eğitime dair tüm fırsatlar bu sene 32. Kez düzenlenecek IEFT Yurtdışı Eğitim Fuarlarında incelenebiliyor. Tüm dünyadan saygın eğitim kurumlarının buluştuğu fuarlar Ankara, Bursa, İzmir ve İstanbul’da düzenleniyor.

Eğer siz de çocuğunuz veya kendiniz için kaliteli bir hayat düşlüyorsanız IEFT Yurtdışı Eğitim Fuarları’nda alternatiflerinin ne olduğuna bir göz gezdirin. Düşlerinizden uzak olan hayatınızın çaresi küçük dokunuşlar yada köklü değişikliklerden geçiyor… Hangisini yapmak istediğinize siz karar verin : IEFT Yurtdışı Eğitim Fuarları Başlıyor!

YAZAR HAKKINDA
IEFT Fuarları

Kurulduğu ilk günden bu yana IEFT Fuarları; Türkiye’de yapılmakta olan en iyi yurtdışı eğitim organizasyonu olma özelliğini kazanmıştır. Her yıl düzenli olarak gerçekleştirilen İlkbahar ve Sonbahar etkinlikleri öngörülen en yüksek katılımla hayata geçmektedir.