1 Aylık Burslu Londra Dil Okulu Günlüğüm
EDUMAG Ulusal İçerik Yarışması’nda kazandığım Londra dil okulu ödülü ile Eylül ayında EC Londra dil okulu merkezinde eğitim aldım. Bütün detaylarıyla harika geçen bu 1 aylık İngiltere’de dil eğitimi sürecini başından sonuna sizlerle paylaştım.
1. İngiltere vizesinden ret alsam da pes etmedim.
Vize sürecini, yurtdışına gitmeden önceki en heyecanlı ve biraz da stresli bir süreç olarak tanımlayabiliriz. İngiltere vizesine ilk başvurumdan ret aldım. Pek anlam verememiştim nedenine. Başvurumda da bir sorun yoktu ve yeniden denemek istedim. İkinci vize başvurumda onay aldım. Benim gibi ilk başvurunuz ret olsa bile pes etmemelisiniz ve direkt danışman firmanız ile süreci ele alıp ret nedenlerini iyi analiz edip yeni bir başvuru yapmalısınız.
2. Londra'ya varış ve İngiltere'deki ilk günüm nasıl geçti?
Hiç vakit kaybetmeden ilk güne geçmek isterim. İstanbul’dan S.Gökçen Havalimanı’ndan uçağa binip Londra Stansted Havaalanı’na ulaştım. Havalimanı biraz kalabalıktı 1 kişinin işlemi ortalama 7 dk sürmekteydi. Bunun aksine sıra bana geldi ve gayet sıcak bir karşılama ile görevli memurun beni görmesiyle damgasını basıp, 30 saniye süren pasaport kontrolünden sonra aileme gitmek üzere yola koyuldum.
Stansted Havalimanı’ndan Londra King’s Cross istasyonuna 7 Sterline otobüs bileti aldım. Otobüste internet vardı ve gayet konforluydu. 1 saatlik yolcuğun ardından King’s Cross İstasyonu’ndan aktarma yaparak aile yanı konaklamasına ulaştım. Türk misafirperverliğini aratmayacak derecede çok cana yakın ve sıcak bir karşılamanın ardından akşam yemeğine oturduk. Birçok kişinin söylediği yurtdışındaki aileniz sizin ikinci aileniz olacak dediği şeyin gerçek olduğunu gördüm. Aile yanında kaldığındığında İngilizce pratik yapma açısından çok büyük bir fayda sağladığını gördüm. Okulumuz Pazartesi günü başlayacaktı. Pazar günü ise yeni gelen öğrencilerin birbiriyle tanışması için etkinlikler vardı.
3. Londra'da ikinci gün tanışma gezisine çıktık.
Pazar günü saat 12:00’da EC English aktivite lideriyle okulun binasında buluşup tüm yeni öğrencilerle beraber öğle yemeği yemeğe gittik. İlk günkü heyecanın herkeste olduğunu rahatça sezebiliyordum. Yemeğimizi yedikten sonra saat 13:00’da Leicester Square’e Londra’nın en popüler yerlerinden olan Bigben, Buckingham Sarayı, Westminter gibi yerleri ziyaret ettik. Yeni arkadaşlarla beraber bolca yer gezdik. EC Londra dil okulunun bu etkinliği tanışma ve okula alışma açısından büyük bir fırsat oldu. Gezdikten sonra programımıza göre saat 18:00’da tüm öğrencilerle birlikte akşam yemeğine gittik. Akşam yemeğinde ben ve diğer tüm öğrenciler konuşmak için daha fazla fırsat bulduk. EC English’in Pazar günkü etkinliği akşam yemeğinden sonra sonlanmış oldu. Aktivite liderinin söylediğine göre EC Londra dil okulunun bu etkinlikleri hafta sonu ile sınırlı değildi ve her gün farklı bir sosyal etkinlik mevcuttu.
4. Okulun ilk gününün bu kadar iyi geçeceğini tahmin edemezdim.
Pazartesi günü okulun ilk günüydü. Sabah erkenden kalkıp yola koyuldum. 9:00’da Okula ulaştığımda seviye belirleme için sınava girdik. Sınava girdikten sonra ara verildi ve tüm yeni öğrencilere kütüphanede İngilizce dili ile ilgili 1 saatlik sunum ve öğrenciler arasında gruplar halinde aktivite düzenlendi.
Bu eğlenceli aktivitenin ardından saat 15:00’te ara verildi ve gelince bekleme salonunda toplandık. EC English Direktörü Rich Quarterman tüm öğrencileri sıcak bir şekilde karşıladı ve hem EC English ile ilgili hem de Londra ile ilgili detaylı bilgiler verdi. Bu sırada ise EC English Öğrenci Direktörü David Byrne tarafından sınıf bilgisi ve öğrenci kartlarımız takdim edildi ve upper-intermediate sınıfına yerleştiğimi öğrendim.
Bunun yanında akşamki etkinlik için ücretsiz içecek kartı verildi. Daha sonra EC English yetkilisi salondaki tüm öğrencileri aynı milliyetten kişiler olmayacak şekilde gruplara böldü ve yaklaşık 10 soruluk araştırma oyunu kağıdı verdi. Burada şehirdeki gezilebilecek ve birçok kişi tarafından bilinmeyen yerleri gösteriyordu. Farklı ve güzel bir etkinlikti. King’s Cross istasyonunda sonlanan etkinlikten sonra resim çekerek bu anı ölümsüzleştirdik.
Daha sonra “Welcome Drink” adlı etkinliğimize katıldık. Herkes bir arada toplanınca, tanıştık. Daha önce etkinlik liderinin söylediği gibi EC English’in hazırladığı etkinlik programında her gün çok fazla sosyal etkinlik düzenleniyordu. Sosyal etkinlikler hem mail olarak size gönderiliyor hem de resepsiyondan haftalık olarak direkt teslim alabiliyorsunuz.
5. Okuldaki ilk ders nasıl geçti?
Salı günü ilk dersimiz başladı. Sınıflar ortalama 11 kişiydi ve bizim sınıf 9 kişiydi. Sınıftaki arkadaşlarla tanıştım daha sonra da ders başladı. Derslerimiz gerçekten eğlenceli ve öğretici geçiyordu. Akıllı tahta gibi araç gereçler bakımından ele alındığında ise EC Londra dil okulu sınıfları tam donanımlıydı. İngiltere’deki bu eğitim sürem 1 ay olsa da İngilizce seviyemin normalden kat kat hızlı arttığını fark ettim. Hiç İngilizce bilmeyenlerin bile epey aşama kat etmesi beni şaşırtıyordu. Bu da dil okulunun kalitesini gösteriyordu.
6. İngilizce'nin kalbi Londra'da dil eğitimi almanın avantajları neler?
Londra’nın yağmurlu ve belirsiz iklimine karşı hazırlıklı gelmiştim fakat kaldığım süre boyunca hava gayet iyiydi. Ne soğuk ne de sıcak geçti. Londra’da dil eğitimi almanın en büyük avantajlarından biri İngilizce’nin kalbi olmasıydı bana göre de. Bu şehirde her gün birçok farklı etkinlik yapabiliyorduk. Londra’ya arkadaşlarınızla gidebilir ya da tek gidip yeni bir sürü arkadaş edinebilirsiniz. Benim önerim tek gitmeniz olur. Farklı kültürlerden farklı arkadaşlar edinmek çok kolay. Birçok farklı aksana karşı yabancı kalmıyorsunuz. Londra’da sıkılmanız neredeyse imkansız. Dersiniz bittikten sonra yapacak şey çok fazla.
7. Öğrenci yurdu mu? Aile yanı konaklaması mı?
İngilizce’yi yoğun bir şekilde görmek istiyorsanız ve yemek işleriyle daha az uğraşmak istiyorsanız kesinlikle aile yanı konaklaması tercih etmelisiniz. Yemek yapmayı seviyor ve sürekli eve geç geliyorsanız, genelde dışarıdaysanız yurt konaklaması almanız daha iyi olur. Eğer bu konuda yine kararsızsanız uzun dönem kalmak isteyen öğrenciler ilk önce aile konaklamasında kalıp daha sonra ise istedikleri bir konaklamaya geçebilirler. Böylece en azından bir aylık aile yanı konaklamasını denemiş olursunuz.
8. EC English dil okulunda eğitim nasıl?
EC English sahip olduğu cana yakın, profesyonel öğretmenlerle ve ayrıca öğretici eğitim metotlarıyla öğrencinin istek ve ilgisine göre gerçekten iyi bir eğitim veriyor. Hatta eğitimin daha ilgi çekici hale gelmesi için eğlenceli yarışmalar düzenliyor. Bu yarışmalar İngilizce’ye daha iyi adapte olmanızı sağlıyor. Ayrıca, İngilizce öğrenmenin yanında konuların günlük hayattan olması size ekstra bilgi birikimi katıyor. Okulun birçok yerinde “Probleminiz küçük ya da büyük olsun fark etmez öğrenci işleri bölümü sizi beklemektedir” yazmaktadır. Bu da öğrencilere olan ilginin derecesini göstererek sizin daha rahat hissetmenizi sağlıyor.
9. Okulun sosyal etkinlikleri nasıl?
EC English dil okulunun sosyal etkinlikleriyle Londra’da boş zamanınız asla olmayacak. Etkinliklere katılarak yeni arkadaşlar edinebilir ve keyifli vakit geçirebilirsiniz. Bunun yanı sıra yeni kültürler, yemekler keşfedebilirsiniz. Her hafta farklı bir ülkenin restoranına gidebilirsiniz. Hafta sonları ise Bath, Brighton, Cambridge, Oxford vb. diğer birçok İngiliz şehirlerine yapılan turlara katılabilirsiniz.
10. EC Londra dil okulunda okumanın İngilizceme nasıl etkisi oldu?
Öncelikle EC Londra dil okuluna gitmenin birçok faydası oldu. Eğitim kalitesi ve herhangi bir probleme karşı ilgi alaka sizin öğrenmenizi iki kat daha arttırıyor. Upper-intermediate seviyesinden başlamıştım ve özellikle Speaking ve Listening alanlarında daha akıcı ve iyi seviyelere geldim. Ayrıca pek çok yeni grammer kuralı öğrendim, yanlış bildiğim konuları düzelttim. Londra’da eğitim aldığınızda birçok aksan ile karşılaşacaksınız ve bir süre sonra bu aksanların hepsine zamanla alışacaksınız. Bu aksanları tekrar duyduğunuzda yabancı kalmayacaksınız. Dersiniz bittikten sonra Londra’da pub ya da herhangi bir yere gittiğinizde muhakkak konuşacak birilerini buluyorsunuz.
11. Veda zamanı geldi.
Her mutlu şeyin bir sonu olduğu gerçeği ile karşı karşıya kalarak bu durumu kabullendim. Fakat burada tanıştığım arkadaşlarım ve öğretmenimle iletişimde kalmaya devam edeceğim. Hatta dersime giren öğretmenimizin İstanbul’a yapacağı ziyarette kendisini karşılayıp, buluşmak için sabırsızlanıyorum.
Düzenledikleri yarışmadan dolayı ve bu tür farklı deneyim yaşattıkları için EDUMAG ailesine teşekkür ederim!
Londra’da dil okulu düşünenlere öncelikle şunu belirtmek isterim ki, bu deneyimin size bambaşka yaşam tecrübeleri ve kişisel deneyimler katacağından dolayı yapmanızı tavsiye ederim. Çeşitli yurtdışı programlarında bulunup bir dil okulunda bulunmadıysanız kesinlikle yaşamanızı öneririm.
Ayrıca, bu yazıyı okuyup yaşının ilerlediğini düşünüp ”İş işten geçti artık” diyenler varsa sakın moralinizi bozmayın. Çünkü EC English 30+ (30 yaş üstü) dil eğitimi programı da bulunmaktadır.
